17 Aralık 2013 Salı

Digiturk'ten diziler için yeni bir atak: Seshane

bizi twitter'dan takip edebilirsiniz  

Digiturk, film ve dizilerde dublaj kalitesini en üst düzeye çıkarmak amacıyla kendi bünyesinde 'Seshane' adıyla bir seslendirme stüdyosu kurdu.
Digiturk açıklamasına göre, Digiturk çatısı altında kurulan ve tam donanımlı bir seslendirme stüdyosu olarak faaliyetlerine başlayan Seshane, bünyesinde bulunan seslendirme sanatçılarının yanı sıra alanında yönetmenler ve teknik çalışanlardan oluşan bir ekiple hizmet sunuyor.
Seslendirme stüyosu ile, izleyicilere orijinaline en uygun Türkçe dublajlı film ve dizilerin sunulması hedefleniyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Seshane'den sorumlu Digiturk Kreatif Direktörü Cenk Şanal, Digiturk izleyicilerinin çoğunlukla dizi ve filmleri dublajlı olarak izlemeyi tercih ettiğini belirterek, şunları kaydetti:
"İzleyicilerin önemli bir bölümü iyi seslendirme yapıldığı takdirde filmleri orijinal dilinde izlemektense Türkçe olarak izlemeyi tercih ediyor. Bu tercihte dublaj kalitesinin çok önemli bir rolü var. İlgili içeriğin orijinalindeki atmosferi doğru yansıtan, doğru rollerin doğru isimlere seslendirildiği yapımlar dublajlı olarak izlendiğinde seyir keyfinden hiçbir şey kaybetmiyor. Seslendirmede uygun ve yeterli sayıda sanatçıyla ve gerekli teknik olanaklar ve fiziki koşulların sağlanmasıyla gerekli kaliteyi elde etmek mümkün. Seshane’de amacımız, Digiturk içeriklerinde dublaj kalitesinde maksimum seviyeye ulaşmak ve izleyicilerin seyir zevkini en üst noktaya çıkarabilmek. Digiturk, hali hazırda içerik ve görüntü kalitesi açısından en kaliteli dizi ve filmleri yayınlayan platformolarak bu alanda da farkını ortaya koydu ve içeriklerin seslendirilmesi noktasında üyelerinin hak ettiği özeni gösterdi. Bundan sonra Digiturk kanallarındaki yabancı içerikler, çok daha kaliteli ve aslına uygun seslendirme ile izleyici karşısında olacak."
devamı için..:
MEDYATAVA - Digiturk'ten diziler için yeni bir atak!


15 Aralık 2013 Pazar

Zafer Önen son yolculuğuna uğurlandı!

bizi twitter'dan takip edebilirsiniz  




Zafer Önen'in cenazesi, Feriköy Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Usta oyuncu ve tiyatrocu Zafer Önen, son yolculuğuna uğurlandı. Önen'in, kibar, esprili ve yetenekli biri olduğunu söyleyen oyuncu Zafer Algöz "2013 yılını hiç sevmedim. 2013 yılında özellikle sanat dünyasında birçok büyüğümüzü, ağabeyimizi, arkadaşımızı kaybettik. 2013 yılı bir an önce bitsin artık" dedi.

Önen'in cenazesi, Şişli'deki Kent Sineması'nda düzenlenen törenin ardından Teşvikiye Camisi'ne getirildi. Burada taziyeleri, Önen'in oğlu Suat Önen kabul etti. Törene, Önen'in ailesi, yakınları ve sanatçı arkadaşları katıldı.

Çok üzgün olduğunu belirten Suat Önen, babasının Türk tiyatrosunun en önemli isimlerinden biri olduğunu söyledi. Önen, "Babamı dostumu , arkadaşımı, bir tiyatrocuyu, bir sanatçıyı kaybettim. Eskiler çok farklıydı. Onların terbiyesi, onlardan aldığımız eğitim , kültür bu nesilde de olsun istiyoruz. Herkesin birbirini sormasını istiyorum. En büyük sıkıntı, birbirimizi sormuyoruz. Babam da bu sıkıntıyı yaşadı. Geleni oldu ama çok değildi" diye konuştu.
medyatava
-----------

Zafer Önen   (1921, Çorum - 13 Aralık 2013, İstanbul)   Tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu, seslendirme sanatçısı.
Devlet Opera ve Balesi Şan bölümünde eğitim gören sanatçı, ilk oyununu 1942'de Ses Tiyatrosu'nda Ekrem Reşit Rey'in "Hava Cıva" operetinde oynadı. Önen, Muammer Karaca Tiyatrosu, İstanbul Tiyatrosu, Raşit Rıza Tiyatrosu, Mücap Ofluoğlu Tiyatrosu, Küçük Sahne, Dormen Tiyatrosu, Tevhit Bilge Tiyatrosu gibi tiyatrolarda çalıştı. Devlet Opera ve Balesi'nde, çeşitli sinema ve dizi filmlerde rol aldı, seslendirme yaptı. Özellikle çizgi film karakterlerine yaptığı seslendirmelerle tanınır.

Seslendirdiği oyuncular:

Sami Hazinses
Kamer Sadık
Kamran Usluer (Alın Yazısı filminde)
Orhan Elmas (İnek Şaban)
Çetin Başaran (İyi Aile Çocuğu)
Özcan Özgür (Köşeyi Dönen Adam)
Baykal Kent (Küçük Bey)
Necdet Yakın (Postacı)
Yüksel Gözen (Renkli Dünya)
Semih Sezerli (Vesikalı Yarim)

Vikipedi
----------

5 Aralık 2013 Perşembe

Sayısal Karasal Yayında ihale iptal edildi!

bizi twitter'dan takip edebilirsiniz

Yüklü lisans ödemelerinin yapıldığı ama RTÜK’ün belirsizliklere boğarak sürdürdüğü süreçte sayısal karasal yayıncılık işi boş bir beklenti mi olacak?
Televizyon yayınları uydu, kablo (KabloluTV, IPTV,WEBTV) ve karasal ortamlar kullanılarak izleyiciye ulaştırılır. Bu 3 ortamın da daha verimli kullanılabilmesi için yayınlar sayısal olarak kodlanabilir. Uydu ortamında sayısallaşma süreci geçtiğimiz yıllarda tamamlandı. Kablo ortamında sayısal ve analog yayınlar, eş zamanlı gönderilmeye devam ediliyor. Karasal ortamdaki yayınların sayısallaştırılması süreci yeni başlıyor. Bugün karasal yayınlar evlerdeki eski tip antenlerle izleniyor.
Karasal TV yayınlarındaki yeni teknolojiye geçiş için RTÜK tarafından süreç başlatılmıştı. Bu çerçevede 2013 yılının Nisan ayından başlayarak ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde ihaleler yapıldı.
TV kanal sahipleri bu ihalelere girerek ya sadece bir ilde, ya bölgesel ya da tüm Türkiye’de 10 yıl süresince yayın yapma hakkını belli bir bedel ödeyerek aldılar. Hatta kumandada ilk sıralarda çıkmak için daha çok ödeme yaptılar. Bu sistemde kumandadaki sıralamayı izleyici kolaylıkla değiştiremiyor.
RTÜK’ün hala sitesinde yer alan plana göre 1 Kasım 2013’te sayısal yayınlar Ankara ile başlayacak ve il il Aralık 2014’e kadar tamamlanacak; Mart 2015’te eski tip analog karasal yayınlar tamamen kapatılacak.
karasaltablo
http://www.rtuk.org.tr/upload/File/K-SayısalYayınFrekansPlan/4-GecisTakvimi.pdf
Sayısal karasal yayınlar uygulaması ile 11 HD, 22 SD olmak üzere 33 ulusal, 4 bölgesel, 7 yerel ve 10 TRT olmak üzere 54 televizyon kanalı izleyeceğimizi bekliyorduk.
1 Kasım 2013’e kadar altyapıyı kuracak olan şirketin yasada belirtildiği gibi kurulup işlere başlaması ve Ankara’da yayına başlaması gerekiyordu.
Ama bu olmadı çünkü yapılan tüm işler durduracak bir gelişme oldu.
Ulusal frekans ihalesinde yürütme durdu! Yani çark durdu!
Ankara 8. İdare Mahkemesi 11.07.2013 tarihinde bir yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bu karar ile 16-17-18 Nisan 2013 tarihlerinde yapılan ulusal karasal sayısal televizyon yayın lisansı sıralama ihaleleri işlemlerinin durdurulması ve bu ihalelere teklif vermiş ve teminat yatırmış kuruluşların talepleri halinde teminatlarının iade edilmesi kararlaştırıldı.
Danıştay, mayıs ayında, tematik kanallarda sınırlamaya gidilmesi nedeniyle ihaleye giremeyen Yumurcak TV’ye vize vermiş, Anten A.Ş’ye 1 milyon 680 bin TL vererek ortak olan TRT’nin ortaklığı ise hukuka aykırı görmüştü. Bir başka karar da 11 Temmuz’da 8. İdare Mahkemesi’nden geldi. Medya Haber Radyo ve Televizyon Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, ulusal frekans ihalesinin iptali için açtığı davada RTÜK aleyhine karar verdi. RTÜK, kuruma tebliğ edilmesinin ardından mahkeme kararına uyarak ulusal frekans ihalesini iptal etti
RTÜK açmazda !
Bu yürütmeyi durdurma işlemini ile sayısal karasal denilen yeni TV izleme platformuna geçiş durdu.
Yerel ve bölgesel ihale tamamlanmasına rağmen, yeni altyapıyı kuracak olan verici tesis ve işletme şirketinin içinde de ulusal ihaleyi kazanan lisans sahibi kanallar olması gerekiyor. Yasada yapısı açıkça belirtilen bu şirket olmadan sistem kurulamaz ve yeni sayısal karasal yapıya geçilemez.
Ama yürütme durduğu için ulusal yayın lisans sahibi kimse yok. Böylece yasada belirlenen bir madde yerine getirilemiyor ve asıl işi yapacak şirket kurulamıyor.
Yerel ve bölgesel ihale tamamlanmasına rağmen sadece belli illerde yayın yapacakların altyapısı da kurulamıyor.
RTÜK ihaleyi yenileyemiyor? Neden mi?
6112 sayılı yasada RTÜK’e ihale sürecini tamamlamak için 2 yıl süre tanınmıştı. Bu süre sona erdiği için RTÜK ulusal ihaleyi yenileyemiyor.
14 – 15 Kasım 2013 tarihlerinde İstanbul’da DigiTAG tarafından düzenlenecek DVB-T2 çalıştayında RTÜK’ün bu açmazdan nasıl çıkacağını açıklaması bekleniyor.
İHALELER NASIL SONUÇLANMIŞTI ?
16-17-18 Nisan 2013 tarihlerinde kumandadaki sıralamayı da belirleyecek şekilde ihale sonuçlandı.
10 yıl süre ile ulusal düzeyde yayın yapma hakkında sahip olacak 11 adet kanal 27 milyon TL ile 25 milyon TL arasında ödeme yapmayı taahhüt ettiler.
25 Haziran 2013 tarihinde yerel kanal ihaleler yapıldı. Her il için belli sayıda kanal sayısı sınırı getirilerek ihaleye çıkıldı. Bazı illerde hiç katılım olmazken, bazı  illerde az sayıda katılım olunca ihale taban fiyattan hiç artırım olmadan sonuçlandı. Ankara, İstanbul ve İzmir gibi çok talep olan illerde taban fiyat yerine açık artırma ile yüksek fiyattan sonuçlandı
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nca (RTÜK), yerel ve standart çözünürlüklü TV Yayın Sıralama İhalesi yapıldı. Açık teklif usulüyle yapılan ihalede, Kahramanmaraş, Kocaeli, Antalya, Tokat, Zonguldak, Adıyaman, Afyonkarahisar ve Ankara için teklif veren kuruluşların sıralaması belirlendi.
RTÜK’ten yapılan yazılı açıklamaya göre, Kahramanmaraş’ta 80 bin lira teklif veren 6 kanal, Kocaeli’deki sıralama da 120 bin TL ile 100 bin Tl arasında teklif veren 4 kalan sıralandı. Antalya’da 8 kuruluş 100′er bin liralık teklif vererek sıralamaya girdi. Tokat’ta  7 kuruluş, 80 bin liralık teklifte bulundu. Zonguldak’ta 3 kanal . 80 bin lira teklif etti. Adıyaman’da 80 bin lira teklif eden 2 kanal vardı. Afyonkarahisar’da 3 kanal  80 bin lira ile sıralandı. Ankara için verilen tekliflerde 420 bin lira ile 180 bin lira arasında teklif veren 8 kanal sıralandı
Bölgesel yayın için ihaleye bir örnek Güneydoğu Anadolu bölgesi için verilebilir. 3 mayıs 2013 tarihinde yapılan ihale ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından bölgesel karasal sayısal televizyon yayın lisansı sıralama ihalesinin Güneydoğu Anadolu bölgesi için düzenlenen bölümünde, yayın lisansı alan 2 kuruluş belirlendi. Çünkü sadece 2 kuruluş teklif vermişti. RTÜK’ten yapılan yazılı açıklamaya göre, ihaleye, genel yayın türünde standart çözünürlüklü teknikle yayın yapacak 4 bölgesel televizyon lisansı için, Başlangıç tutarının 200 bin lira olduğu ihalede, 4 frekans için 2 kuruluşun teklif vermesi nedeniyle artırıma gidilmedi.
Almanya’da sayısal karasal TV kapatılabilir!
Almanya’da sayısal karasal yayın neredeyse hiç izlenmiyor. Almanya’daki yapılan araştırmalar göstermiş ki toplam TV izleyicilerinin yüzde 45’i uydu, yüzde 45’i kablo, kalan içinde yüzde 6-7’si sayısal karasal yayın izleyicilerinden oluşuyor. Almanya’da RTL grubu 2015′te sayısal karasal TV şebekesinde yer almayacağını açıkladı. EBU’da yayınlanan bir makaleye göre Almanya’da sayısal karasal TV şebekesinin tamamen kapatılabileceği ileri sürüldü.
Türkiye’de uydu üzerinden TV izleyen hane halkının toplam TV sahipleri içindeki oranının %75 civarında olduğu tahmin ediliyor.
Bu kadar büyük lisans paralarının ödendiği, RTÜK’ün bu kadar belirsizliklerle dolu sürdürdüğü süreçte sayısal karasal yayıncılık işi boş bir beklenti mi olacak?
Bu sorunun yanıtını çok zaman geçmeden alacağımızdan kuşkunuz olmasın.