cihanstar©2005-2025 dublaj, seslendirme hakkında merak edilen, aranılan herşey, sanatçılarla yapılan röportajlar artık burada, cihanstar Türkiye'de Dublaj Türkçe dublaj seslendirme Turkish dubbing Türkische Überspielen voiceover TV'de, dijital platformlarda ve sinemada yayınlanan filmlerin seslendirme kadroları için seslendirmen forumumuza sizi de bekleriz: seslendirmen.yetkin-forum.com
seslendirme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
seslendirme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
13 Şubat 2014 Perşembe
Homeland (tv2)
Tweet bizi twitter'dan takip edebilirsiniz https://twitter.com/cihanstar
Nicholas Brody 2003'ten beri kayıp bir deniz çavuşudur ve öldü diye biliniyordur. Fakat Brody, 8 yıl sonra bir tatbikatta terorist sığınma evinde bulunur ve devlet tarafından "kahraman" olarak nitelendirilir. Carrie Mathison bir CIA memurudur ve Brody'nin El Kaide'ye çalıştığını, onlarla iş birliği yaptığını ve ABD'ye saldırı gerçekleştirme planları olduğunu düşünmektedir.
Oyuncular-karakterler-Seslendirenler
Claire Danes ... Carrie Mathison (Burcu Başaran)
Damian Lewis ... Nicholas Brody (Ali Ekber Diribaş)
Morena Baccarin ... Jessica Brody (Figen Sumeli)
David Harewood ... David Estes (Oğuz Toydemir)
Diego Klattenhoff ... Mike Faber (Murat Aydın)
Jackson Pace ... Chris Brody (Burcu Güneştutar)
(2. sezonda Mustafa Oral seslendiriyor)
Morgan Saylor ... Dana Brody (Pınar Erengil)
Mandy Patinkin ... Saul Berenson (Ercan Demirel)
David Marciano ... Virgil (Gazanfer Ündüz)
Maury Sterling ... Max (Mustafa Oral)
Stüdyo: Saran Digital Stüdyoları
kaynak: Seslendirme Kadroları
Yayın: her Çarşamba gecesi tv2'de
Yapımı :
2011 - ABD
Tür : Dram
Süre: 50 Dak.
Yönetmen : Michael Cuesta
Oyuncular : Claire Danes , Damian Lewis , Morena Baccarin , Mandy Patinkin , Diego Klattenhoff
Senaryo : Howard Gordon , Chip Johannessen , Gideon Raff , Alex Gansa
Yapımcı : Katie O\'hara , Michael Klick
Güncellemeler
2. sezon
James Rebhorn ... Frank Mathison: Devrim Parscan
(Carrie'nin babası)
Zuleikha Robinson ... Roya Hammad: Özlem Altınok
(Nazir ile Brody arasındaki bağlantıyı kuran kadın)
Nasser Faris ... Tailor: Yaşar Karakulak
(konuk oyuncu)
Jamey Sheridan ... Başkan Yard. William Walden: Levent Ünsal
Timothée Chalamet ... Finn Walden: Ahmet Taşar
Rupert Friend ... Peter Quinn: Rüzgar Aksoy
Seslendirme Yönetmeni: Ahmet Tekeş
11 Mart 2013 Pazartesi
SESİYLE BÜYÜYEN ADAM; KADİR ÖZÜBEK
Tweet bizi twitter'dan takip edebilirsiniz https://twitter.com/cihanstar
“Mikrofonsuz yaşayamam”
“Mikrofonsuz yaşayamam”
Seslerin
insan yaşamındaki etkisi büyüktür. Bazen duyduğumuz bir ses bizi yıllar
öncesine ait bir anıya götürebilir. Veya mutsuz bir anımızda içimizi kıpır
kıpır yapıp, hayatımıza renk verebilir. 1992 yılından bu yana duyduğumuz bir
ses var ki aslında çok tanıdık. Tanıdık olduğu kadar da korktuğumuz bir ses…
Freddy
Krueger, Ayı Yogi, Jamie Foxx, Forest Whitaker, Gérard Depardieu, John Goodman, Marlon Brando, Gene Hackmen, Robert de
Niro, Benicio Del Toro, Danny De Vito, Tobin Bell ve M.C. Gainey gibi birçok
aktörü sesiyle bizlerle buluşturan Kadir Özübek, geçtiğimiz haftasonu
Bursa’daydı.
Büyükşehir
Belediyesi ile Bursa Kültür Sanat Derneği (BKSD) işbirliğiyle düzenlenen 'Sanat
Seminerleri'ne konuk olan ünlü seslendirme sanatçısı Özübek, 'Kadir Özübek
Hollywood'la' adlı gösterisiyle bir günde iki gösteriyle sevenlerini büyüledi.
'Kulağını
ver tanıdık gelecek' sloganıyla çalışmalarına yön veren ünlü seslendirme sanatçısı
Özübek’i bulmuşken, yaşama ve mesleğine dair keyifli bir söyleşi
gerçekleştirdik. Biz çok eğlendik, sizler de eğlenceli sohbetimize şahit olun
istedik. Haydi, bir fincan kahve eşliğinde satırlarımızda kaybolun, işte
buyrun…
TUĞBA
ÖZMELEK: Kadir Bey, sizi sesinizle tanıyoruz. Birçok aktörü de sizin sesinizden
dinledik. Bu mesleğe adım atış öykünüzü paylaşır mısınız?
KADİR
ÖZÜBEK: Eskişehirliyim,
Eskişehir’de büyüdüm. Çok uzun yıllardır bu mesleğe emek veriyorum. 13 yaşında
mikrofonla tanıştım, Eskişehir’de bir radyoda çalışmaya başlamıştım.
Türkiye’nin ilk özel radyocularındanım. Daha sonra İstanbul’da yaşamaya karar
verdim. İstanbul’a geldiğimde “Kendimi geçindirecek bir iş bulup, yerleşeyim”
derken, hayat beni bugünkü noktalara taşıdı. Best FM’in tanıtım sesiyim. Uzun
yıllar Freddy Krueger ve ‘Testere’ gibi filmlerin karakterlerine ses verdim.
Bugün de yaklaşık 20 yıla yakın zamanda edindiğim mesleki deneyimimi “Kadir
Özübek Hollywood’la” adlı oyunumla Türkiye’ye ulaştırmayı hedefliyorum.
T: Oyununuzla
ilgili de biraz bilgi alabilir miyiz?
K: Kadir Özübek Hollywood’la, bir
dublaj hikayesi ve farklı bir sahne komedisi. Bugüne dek seslendirdiğim film
karakterlerinin iş bulma bahanesiyle kendi hikayelerini anlattıkları ve bir
şekilde yollarının kesişmesini konu alan, interaktif ve keyifli bir komedi.
Yaklaşık 1,5 saat süren oyunun kahramanları ABD’de mortgage’ı ödeyemeyip
Türkiye’ye geliyorlar, bu da epey ilginç işleniyor. Yıllarca seslendirdiğim
karakterler, en yakın arkadaşlarım oldu. İnsanlar ünlülerin taklitleriyle
şovlar yapıyorlar, benim oyunumda ise Hollywood aktörleri buraya geliyor.
T: Oyununuzu
Bursa’dan başka hangi şehirlerde sahnelemeyi planlıyorsunuz?
K: Türkiye turnesi kapsamında, Antalya,
Kütahya ve Bursa’da oynadık. Kısa süre sonra Konya ve Eskişehir’e de gideceğiz.
T: Reklam da
seslendirdiğinizi biliyoruz. Hangi reklamlarda sesinizi duyduk?
K: Nokia, Avon, Abdi İbrahim gibi
reklamlarla, sayısız filmde dublaj yaptım. 12 yıldır her gün aralıksız,
mikrofon başındayım.
T:
“Mikrofonsuz yaşayamam” diyorsunuz yani?
K: Evet, gerçekten öyle diyebiliriz,
mikrofonsuz yaşayamam.
T:
Seslendirme, kolay gibi algılanır ama hiç de kolay bir iş değil gibi görünüyor.
Sizce nasıl bir mesleğiniz var? İyi bir seslendirme sanatçısı nasıl olunur?
K: Ben çok eğleniyorum. Bu işi çok
yapan var ama işi iyi yapan kişi sayısı az. İyi bir seslendirmeci önce
okuyacağı metne hakim olabilmeli, metni çabuk redakte etmeli, zamanı çok iyi
kullanmalı, tonlama ve vurgu önemli. En önemli nokta ise seslendirdiğin kişi,
yani ‘o’ olmalı. Ayrıca hevesi olmalı seslendirme yapmak isteyenin, tutkuyla
bağlanmalı işe ve ciddiye almalı. Ben eğlenerek işimi yapıyorum, keyif
alıyorum. Bence önemli olan keyif almak ve işinden şikayet etmemek.
T:
Seslendirdiğiniz karakterlerin rollerin üzerinize yapıştığını hissediyor
musunuz?
K: Jön bir sesim yok benim, bu yüzden
şimdiye kadar başrol oyuncularını konuşamadım. Genelde sıkıntılı, sorunlu
tipleri ve korku karakterlerini seslendirdim. Bu arada siyahi karakterler
sesime çok oturmuştur. Sesim güzel ama konuştuğum en yakışıklı karakter
Freddy’di. Kötü rolü iyi aktörler oynuyor ancak kötü karakterleri canlandırmak
da zordur.
T: Sizi
etkileyen bir karakter oldu mu?
K: Ray Chirles etkiledi beni. Rol kendi
içinde gelgitleri olan bir filmdi. İzlediğim filmler arasındaysa bir kere kendi
sesimden korktuğum oldu. Hızlı duygu değişikliği olan bir iş bizim işimiz.
T:
Mesleğinize sizi daha da teşvik eden bir olay yaşadınız mı, anlatır mısınız?
K: Hollywood’da çok ünlü bir
seslendirme sanatçısıdır, Billy Roather. Actor’s Company’de kendi sesiyle benim
için tanıtım yolladı. Bu kadar büyük bir sesin bu kadar mütevazı oluşu beni çok
etkiledi. Türkiye’de böyle donanımlı kişilerin egosu yüksek oluyor. İşimde bu
anı bana yol haritası oldu. Yersiz bir egonun anlamı yok. Samimiyet önemli. Ben
sadece bu meslekte değil her işte samimiyet ve tutkunun başarıyı getirdiğine
inanıyorum. Ben bu işe başlarken, niyet ettim. Size sorsam istemek mi niyet mi diye,
belki istemek dersiniz ama ben niyet etmenin önemine inanıyorum. Niyet ettim ve
işime saygı gösterdim.
T: Hiç
canınızın yandığı, umudunuzu kaybettiğiniz oldu mu?
K: Olmaz mı, oldu tabii ki. Yıllar önce
Ortaköy’de yağmur altında saatlerce bekleyip ne yapmam gerektiğini ve hatta
Eskişehir’e dahi dönmeyi düşündüm.
T: Peki
böyle bir durumda nasıl kendinizi toparlayıp yolunuza devam edebildiniz?
K: Ne istediğime karar verdim, kendime
inandım. “İçime değil, işime kapanacağım” dedim. Her sıkıldığımda bunu kendime
tekrar ederim. Beni başarıya iten, kendi yolculuğuma çıkmak oldu.
http://tugbaozmelek.blogspot.com/2013/03/sesiylebuyuyen-adam-kadir-ozubek-kulak.html?m=1
Etiketler:
dublaj,
Google amcaya sor,
Google android TV,
kadir özübek,
seslendirme
4 Mart 2013 Pazartesi
Dublaj Stüdyoları
Tweet bizi twitter'dan takip edebilirsiniz https://twitter.com/cihanstar
Ak'la Kara ve Aton seslendirme stüdyolarında Sanatçılar kayıttalarken çekim yaptığımız videolar http://www.dublajcilar.com http://cihanstar.blogspot.com http://cihanstar.blogcu.com
bütün videolar için tıklayınız
29 Aralık 2012 Cumartesi
Elif Acehan'la röportaj yaptık!
Tweet bizi twitter'dan takip edebilirsiniz https://twitter.com/cihanstar
C - Öncelikle röportaj isteğimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz
E – Ben
Teşekkür ederim
C – Dublaja ne zaman, nasıl
başladınız?
E –
Dublaja 1981 yılında TRT için çekilen ismini asla hatırlamadığım bir yerli
filmde küçücük bir kızı küçücük bir kızken konuşarak
başladım.
C – Seslendirmeyi sevdiğiniz bir oyuncu var
mı?
E –
Seslendirmeyi sevdiğim açıkçası dört oyuncu var, bir tanesi Renée Zellweger bir
tanesi Kate Winslet bir tanesi Reese Witherspoon ve bir tanesi de Helena Bonham
Carter.
C – Kayıt alınırken yaşadığınız ilginç bir
anınız var mı?
E – Evet
var, gerçekten komik ve çok ilginç bir anım var, bilmiyorum sizlere komik gelir
mi, bazı şeyler o an komik gelir ya.
1998
senesinde Çığlık filminin dublajındayız, şu anda isim vermeyeceğim çünkü komik
bir durum. Şimdi biz senkron tutturmak adına bazı kelimeleri atar veya ekleriz
cümlelerimizin başına sonuna veya ortasına… Sahnede karakter vuracağı bir kızı
tehdit ediyor, başına doğru dayıyor
silahı ve arkadaşımız dedi ki “Eğer sesini çıkarırsan seni başından vurucam” dedi, baktı ki
bitmiyor ağız devam ediyor laf “en başından” dedi. Stüdyoda
kalabalık olduğumuz dönemler, biz böyle gülmekten herkes yerlere attı kendini,
herkes ölmüştür gülmekten bu en komik anılarımdan biridir gerçekten, inşallah
üyelerinizde güler
ama çok
komik bir ektir “en başından”
dünyanın en komik eklerinden biridir, isim vermiyorum.
(gülüyor)
C – Bizimle paylaştığınız için teşekkür
ederiz.
E – Ben
teşekkür ederim.
Elif ACEHAN kayıttayken...
http://www.youtube.com/watch?v=D57WRPsyP5s
C – Anneniz ve babanız tiyatro sanatçıları, bu
işte tiyatro eğitimi almak ne kadar önemlidir, tiyatro yapmayan biri de aynı
performansı gösterebilir mi?
E –
Tiyatro yapmayan biri aynı performansı gösterebilir ama şöyle bir durum var
eğitim gerçekten çok önemli bir şey onu asla yadsıyamayız, tiyatro eğitimi almış
bir insanla hiç almamış dışarıdan başlamış insanın gelişimi de ilerleyişi de
daha farklı olur, alaylı insan çok var benim annem alaylı bir oyuncu, bir çok
ödül almış Türkiye’nin çok önemli tiyatro oyuncularından biridir, annem diye
söylemiyorum ama öyle, alaydır hiçbir tiyatro eğitimi yoktur fakat eğitim çok
önemli yetenek korkunç önemli ikisinin bir araya gelmiş hali mükemmel bir şey
demektir.
C – Kayıt alınırken
sesinizle bir nevi tiyatro yapıyorsunuz, dublajcıların çoğu tiyatro eğitimi
almış sanatçılar, eskiden herkes stüdyoda beraber kayda girermiş, stüdyoda adeta
tiyatro havası oluşturuluyormuş, günümüzde dublajcılar tek tek kayda alınıyor,
sizce hangisi daha zevkli oluyor?
E –
Kesinlikle eski hali daha zevkli oluyordu, biz ona tulum giymek deriz, keşke
hala zaman zaman yapabilsek, bazen başrollerde yapılabliyor ama kalabalık girme şanşımız artık olmuyor çok
fabrikasyona dönüştürdüler işi çok acil işler yapıyoruz fakat eskisi çok daha
güzeldi, karşınızdakine cevap verme duygusu kadar muhteşem bir şey olamaz,
yazıya cevap vermekle konuşan bir insana cevap vermek arasında çok büyük oyun
farkları vardır, ben bunu zaman zaman kendimde dahil kayıt yapan birçok
meslektaşımda görüyorum ama bizim hiç suçumuz yok inanın, interaktif olmalıyız
karşılıklı konuşmalıyız ama ne yapalım yine de en iyisini yapmaya
çalışıyoruz.
C –
dublajcilar.com 'u takip ettiğinizi söylediniz, sitemiz
için eleştiriniz, tavsiyeleriniz olacak mı?
E –
Tabii ki olacak, şimdi bana kızmayın ama şöyle bir eleştirim olacak, hepiniz
korkunç derecede dublajla ilgilisiniz onu biliyorum son derece de keyifle zaman
zaman okuyabiliyorum fakat şöyle şeyler görüyorum “bunu o konuşmasaydı şu
konuşsaydı, bunu neden bu şekilde konuşmuş da bu aktörü bu konuşsun şu aktristi
şu konuşsun” bunlar çok güzel tabii ki bunlar fikirler fakat bizler mesleğe zor
şartlarda devam eden insanlarız, hiç birimiz yatlarda katlarda yaşamıyoruz bazen
bunlarla da ilgilenen arkadaşlar var sitede görüyorum bizim kaşelerimizden dahi
bahsedebiliyorlar ve bu bana çok acı veriyor, her neyse yapılması gereken şey
beğendiğin sanatçıları elbetteki desteklemek ama diğer sanatçıları lekeleyecek
şekilde bir şey yapmamaya, söylememeye dikkat etmek çok önemli ya da bu işin
uzmanıymış gibi davranmamak, şöyle bir örnek vereyim size benim babam yakın bir
zamanda büyük bir bypass ameliyatı geçirdi ve ben hiçbir şekilde gidipte babamın
kalbini dışarı çıkaran doktora “ya bence bu damarı buradan tutupta şöyle
koymasaydın da sağ taraftan atlatarak soksaydın bu tarafa” demedim, bazı
arkadaşlarımızın yaptığı zaman zaman buna benziyor, bizim hiçbir beyin cerrahına
gidip nasıl beyin ameliyatı yapacağını öğretemeyeceğimiz gibi uzmanı değilseniz
hiçbir meslekte bunu yapmamanız gerekir. Büyük bir keyifle okuduğumuz siteyi
zaman zaman “of yapmayın ne olur” diyerek kapatabiliyoruz, kendi aramızda da
konuşuruz biz hepimiz çok yakın arkadaşız, kimse kimseden nefret etmiyor,
hepimiz birbirimizi çok seviyoruz ve çok iyi anlaşıyoruz ne olur siz de bize
sevgiyle yaklaşın yani eleştirilerimizi daha hoş şekilde tutalım dublaj
yönetmeni, yapımcısı ya da seslendirme sanatçısıymış gibi değil de hakikaten
izleyiciymiş gibi yapalım
C – Reklamlarda çoğunlukla aynı sesleri
duyuyoruz, sizce bunun sebebi nedir?
E –
Benim çok fazla eleştirdiğim bir şey değil ben çok az reklam seslendirmesi
yaptım hayatımda, bunda reklam sesi var bunda yok falan tarzı bir şeye de
inanmıyorum ama günümüzde reklam seslendiren o kadar başarılı sanatçılar var ki
hakikaten çok da güzel ürünü sunabiliyorlar o yüzden ben az ses olmasına karşı
değilim, “neden ben konuşmuyorum niye şu konuşuyor” falan diye durumum da yok
ben memnunum ama daha böyle tekeldeymiş gibi duruyor o tatsız, dışarıdan öyle
görünüyor ama arkadaşlarımız çok başarılı o yüzden çok da eleştiri yapmanın
alemi yok yani o çekememezliğe girer artık, bence çok başarılılar konuşan
arkadaşlar.
C – Türkiye'de dublajın
durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
E – Ben
Türkiye'de dublajın durumunu iyi değerlendiriyorum, bence Türkiye dublaj
anlamında çok başarılı bir ülke, öyle hani Almanya birinci Türkiye ikinci falan
derler hiç öyle bir şey yok ben zaman zaman denk geliyorum yabancı kanalları
izlerken duyuyorum çok büyük senkron sorunları yaşıyorlar. Maalesef şöyle bir
gerçek var profesyonel olmayan kendini öyle gösteren bir takım stüdyolar var, o
stüdyolarda çalışan maalesef henüz profesyonel olamamış bir takım
meslektaşlarımız var. Onların çıkardıkları işler bazen kendilerinden de
kaynaklanmayan sebeplerle işte stüdyo sesi gibi tabi ben teknik terim bilmem ne
yalan söyleyeyim, bir takım stüdyolar var ki işleri çok ucuza yapmak adına
maalesef büyük hatalar yapıyorlar. Ama Türkiye’de dublajın yeri çok iyidir çok
profesyonel birkaç tane dublaj stüdyosu vardır ve oradan çıkan işlerin altına
her şekilde imzamı atarım, son derece de güzel işler çıkarıyorlar Türk dublaj
sanatçıları, yönetmenleri ve kast yönetmenleri bence çok
iyi.
C – Bu mesleği yapmak isteyen insanlara
tavsiyeleriniz nelerdir?
E – Bu
mesleği yapmak isteyenlere tavsiyem bu mesleği yapmak istememeleri! Gerekten
öyle, çok zor bizim mesleğimiz, ben size şöyle söyleyeyim Ak’la Kara stüdyosuna aşağı
yukarı hergün 10 kişi geliyor “biz dublaj yapmak istiyoruz, benim sesim çok
güzel ben çok güzel taklit yapabiliyorum” bunlar çok büyük yanlışlar, taklit
yaparak dublaj sanatçısı olamazsınız, sesiniz güzelse dublaj sanatçısı
olamazsınız ki sesim güzel çirkin diye bir şey yoktur “benim sesim hiç güzel bir ses değildir”
sadece sesimi kullanmayı biliyorum, hepimizin sesi çok güzeldir bu hayatta ama
maalesef bunu arkadaşlar çok karıştırıyorlar. Maddi bir getiri beklentisi içinde
asla bu mesleğe başlamaya dahi çalışmamalılar çünkü öyle bir şey yok. Maddi
gelir diye bir şey söz konusu olamaz hele de dublaja yeni başlamış bir insan
için, bizler profesyonel insanlarız belirli kaşelerde çalışıyoruz o kaşeleri
bizlere vermeyenlerle çalışmıyoruz ama yeni başlayan biri için böyle bir şeçim
şansı olmayacaktır. Ben genç arkadaşlara konservatuara başvurma yaşını geçmemiş
arkadaşlara hemen konservatuarın tiyatro bölümüne başvurmalarını ve tiyatro
yaparak bu işe başlamalarını öneririm. Tiyatro eğitimi aldıktan sonra veya
esnasında bu işi yapmalarını öneririm, tek önerebileceğim bu olabilir ama hiçbir
şekilde dublajla ilgisi olmayan tamamen başka meslekleri kendine edinmiş başka
okullarda okumuş başka konuların uzmanı olmuş ve dublaj yapmak isteyen insanlara
çok karşıyım, hepimizin bir mesleği hepimizin bir uzmanlığı var, demin dediğim
gibi ben beyin cerrahı olamam bu yaştan sonra, onlar da dublajcı olamazlar büyük
ihtimalle ama denemek isteyen varsa hodri meydan biz buradayız deneriz, valla
deneriz hiç sorun değil.
C – Mesleğinizde en çok yapılan hatalar
nelerdir?
E –
Kendi sesini dinlemek, daha bu işe yeni başlayan insanların yanlışına düşmek,
evet kullanmayı biliyorlar ve çok güzel çıkıyor ama bunu dinlemenin alemi yok.
Doğallıktan kaçınmak, çok doğal konuşan dublaj sanatçılarımız var izlediğiniz
filmdeki karakterin sesi gerçekten oymuş gibi çıkan arkadaşlarımız var, bu
olabildiğine göre kendini dinlemenin hiçbir anlamının olmadığını düşünüyorum,
kızmasınlar bana dublajcı arkadaşlarım maalesef aramızda var, zaman zaman ben
bile yapıyorumdur bilmiyorum ama yapmamaya çok gayret ediyorum, en büyük hata
bu.
C – Seslendireceğiniz karakteri kayıt öncesinde
prova etme imkanınız oluyor mu?
E –
İstersek tabii ki ama dediğim gibi fabrikasyona döndüğü için son zamanlarda
yapamıyoruz. Ak’la
Kara stüdyolarının sahibi ve patronumuz, sevgili dostum
Kerem Kobanbay ve Savaş Özdural’ın şöyle bir taktikleri vardır, onlar çok önemli
filmlerde, her film bizim için önemlidir ama mesela Oscar kazanmış ya da
gerçekten çok kıymetli oyuncuların olduğu çok dikkat edilmesi gereken filmler
var, karate temalı çin filmlerinden farklı filmlerden bahsediyorum, bunların
kaydından bir ya da iki gün önce mutlaka bizi haberdar ederler işte açarlar bana
telefon ”Elifciğim, şu gün şu filmde şu rolü konuşacaksın izleme imkanı
bulabilirsen izle, istersen tekst temin edelim” bunu mutlaka yaparlar ve çok
güzel bir şeydir bu fabrikasyon arasında bile hala yapılabiliyor. İstersek her
sahneyi prova edebiliriz kimse görmeyin demiyor ama biz artık görmeden de
konuşabiliyoruz, takıldığımız yerde durup tekrar yapıyoruz baktık hiç
yapamıyoruz on kere seyrediyoruz hiç sorun değil ama istesek yaparız istemezsek
yapmayız gibi bir durum var.
C – Bu işe başlarken hangi sanatçıları kendinize
örnek aldınız, günümüzde beğendiğiniz meslektaşlarınız var
mı?
E –
Tabii ki var, bu işe başlarken örnek aldığım tabii ki annem oldu, benim annem
çok eski bir dublaj sanatçısıdır, dublajcilar.com ‘un ziyaretçileri
annemin dublaj yaptığı dönemleri imkan yok hatırlamazlar, en azından
televizyonda izlememişlerdir yaşları yetmez. İlk örnek aldığım tabii annemdir,
ben annemin karnındayken dublaj stüdyosuna girmiş bir insanım, onu örnek aldım
hala da onu onu örnek alırım bazen birbirimiz ile didişiriz hatta, “sen bunu
yanlış söylemişsin, niye yanlış tonladın, niye sen bana sormadın”. Günümüzde çok
beğendiğim dublaj sanatçıları var hiç kimseyi ayırmak istemem fakat özellikle
çok beğendiğim sesler vardır ki duymadan yaşayamayacağım sesler vardır Tolga
Tibet’in sesidir biri onu özellikle söylemek isterim hakiken böyle “aa ne kadar
güzel bir ses Yarabbim” diye dinliyorum her gün duymama rağmen yanımda yine de
dinliyorum televizyonda duysam böyle bir sestir, bunu örnek verebilirim ama
kimseyi ayırmam herkes başarılıdır kendine göre herkes mükemmel seslere
sahip.
C – Yerli dizilerde artık sesinizi duyamıyoruz,
bu sizin tercihiniz mi, sizin tercihiniz ise bunun nedeni
nedir?
E –
Tabii ki benim tercihim değil, zaman zaman da ayrıca hala yapıyorum yerli ama
çok kısıtlı yapıyorum, birincisi dublaj sektörünü ilgilendiren çok içsel bir
sorun nedeniyle eskisi kadar yerlilerde çalışmıyorum maalesef, o sorunun
derinine girmeyeceğim nedenini açıklamasını uzun uzun, seyircilerimizin
dinleyerek zaman harcamalarına gerektirecek bir konu değil. Fakat şöyle bir
durumumuz var maalesef kaşeler de çok düşük yani siz şimdi belli bir yere
geldikten sonra o kaşelere çalışmak istemiyorsunuz, çalışan arkadaşlarıma hiçbir
şey söyleyemiyorum, hayat! Çok açık ve net bir gerçek var ekmek parası
kazanıyoruz biz bu işten, bu iş bizim mesleğimiz, bazı arkadaşlarımızın başka
hiçbir işi yok, tiyatroda çalışmayan, maaşı olmayan bir sürü arkadaşımız var o
yüzden bir çok kaşeye saçma bulacağımız kaşelere bile çalışan arkadaşlarımız
var, çok şükür Allah’a ki benim öyle bir seçme tercihim var, ben gitmiyorum o
kaşelere bir yerlere ama dediğim gibi tek sorun kaşe değil, ben çok yüksek para
istiyorum kimse beni çağıramıyor değil çok mesleki çok içsel bir sorunumuz var
özellikle bundan dolayı yerlilerde fazla duyamıyorsunuz
beni.
C – Yerli dizilerde yapılan seslendirmeleri
nasıl buluyorsunuz?
E –
Güzel buluyorum fakat çok karşı olduğum bir şey var zaman zaman, herkesi aynı
kişinin seslendirmesi bütün jönleri aynı dublaj sanatçısının seslendirmesi bütün
kadın başrol oyuncuları da, mankenleri de maalesef aynı kadın sanatçının
seslendirmesi, bizim çok fazla bir tane iki tane değil iyi dublajcımız, o kadar
güzel yerliye yakışacak kadın sesimiz, erkek sesimiz var ki ben bütün
mankenlerin aynı erkek tarafından ya da bütün manken kadınların aynı kadın
tarafından seslendirilmesine çok üzülüyorum çünkü gerçekten çok iyi dublaj
sanatçılarımız var, onları da kullanmaları gerektiğini düşünüyorum ama maalesef
biri bir diziyle ünlü oluyorsa örnek vermek istemiyorum isim isim ama aynı adam
sesini başka dizilerde de kullanmak istiyorlar bu oyunculuk adına da çok yanlış
bir şeydir dizi için de çok acı bir şey bence çünkü sesle tutacak bir şey
değildir senaryoyla tutar dizi, çok büyük bir yanlıştır keşke bir sürü ses
kullansalar.
C – Filmleri dublajlı mı altyazılı mı
izliyorsunuz?
E – Ben
altyazılı da izlemiyorum, ben filmleri orijinal izliyorum çünkü alt yazılıları
da seyredemiyorum çok büyük çeviri hataları yapılabiliyor, dublajlı tabii ki
izliyorum fakat çok dürüstçe söyleyeceğim zaman zaman işin profesyoneli olarak
söylüyorum dublajsız izlemeyi tercih ettiğim oyucular var, mesela ben Gary
Oldman’ı dublajlı izlemek istemiyorum dünyanın en iyi dublajcısı da konuşsa…
Gary Oldman’ı çok güzel konuşan dublaj sanatçılarımız var Türkiye’de, mükemmel
iş çıkarıyorlar ama ben o adamın sesini duymak istiyorum o yüzden genelde
orijinal sesleri dinlemeyi tercih ediyorum fakat yaptığımız işleri ve
arkadaşlarımın diğer stüdyolarda dahil yaptıkları işleri kaçırmamaya
çalışıyorum, “dur bakalım bunu nasıl konuşmuş, dur bakalım ne yapmış” diye
izlemeyi tercih ediyorum fakat şöyle bir handikap var o zaman filmden hiçbir şey
anlamıyorsunuz
bizim
işimizi yapıyorsanız, filmi seyredemiyorsunuz adamları dinliyorsunuz çok korkunç
oluyor o yüzden orijinal seyretmeyi tercih
ediyorum.
C – Hangi tarz filmlerden hoşlanırsınız, favori
filmlerinizi öğrenebilir miyiz?
E –
Tabii ki , şimdi benim hayatta en sevdiğim film Amadeus’dur, Mozart’ın hayatı,
Milos Forman’ın yönettiği… en çok sevdiğim o filmdir. Ben korku filmi severim,
çok severim ama gerilim korku filmi böyle hani parçalanmış adamlar, zombiler
öyle değil maalesef, ciddi gerilim Sixth Sense - 6. His gibi öyle filmleri
severim, bir de tabii gerçekten çok sevdiğim bir oyuncu varsa her filmini
izlerim. Al Pacino gibi Gary Oldman gibi oyuncular var ki onların her filmini
izlerim, hiç sorun değil, Heath Ledger vardı mesela, vefat etti maalesef çok
üzüldüm ona, onun da olduğu her filmi seyrederim, oyuncu takip ederim daha çok
filmlerde.
C – Bize bu yoğun çalıştığınız tempoda zaman
ayırdığınız için şahsım ve dublajcilar.com adına çok teşekkür
ederiz.
E – Ben
çok teşekkür ederim.
cihanstar © Eylül-2011
30 Mayıs 2012 Çarşamba
Flash Forward (atv)
Tweet bizi twitter'dan takip edebilirsiniz https://twitter.com/cihanstar
Eğer size kendi geleceğinizden kısa bir parça gösterilse ne yapardınız? Gördüğünüzü kabul edip onu yaşamaya devam mı ederdiniz yoksa kaderinizi değiştirmek için tüm gücünüzle savaşır mıydınız? Tüm insanlığa, kendi geleceklerine dair bu öngörü verildiği zaman, herkes kaderlerine razı olmakla onu değiştirmek arasındaki büyük savaşa dahil oldu; artık geri dönüş yoktu…
Flashforward ATV - Fragman
Oyuncular - karakterler - Seslendirenler
Joseph Fiennes ... Mark Benford : Özgür Özdural
Sonya Walger ... Dr. Olivia Benford : Berna Başer
Peyton List ... Nicole Kirby : Seda Özelsoy
Christine Woods ... Janis Hawk : Figen Sumeli
Courtney B. Vance ... Stanford Wedeck : Cem Kurtoğlu
Brían F. O'Byrne ... Aaron Stark : Kerem Kobanbay
John Cho ... Demetri Noh : Ahmet Taşar
Jack Davenport ... Lloyd Simcoe : ?
Dominic Monaghan ... Simon Campos : ?
Barry Shabaka Henley ... Agent Shelly Vreede : Fatih Özacun
Gabrielle Union ... Zoey Andata : Elif Acehan
Michael Massee ... Dyson Frost : Payidar Tüfekçioğlu
Neil Jackson ... Lucas Hellinger : ?
James Callis ... Gabriel McDow : Gökhan Akçakara
Zachary Knighton ... Dr. Bryce Varley : Harun Can
Rachel Roberts ... Alda Hertzog : Devrim Zeynep Ateşer
Lennon Wynn ... Charlie Benford (Mark'ın kız çocuğu) : Bergen Coşkun
Ryan Wynott ... Dylan Simcoe (erkek çocuk) : Didem Atlıhan
Michael Ealy ... Marshall Vogel : Rüzgar Aksoy
Genevieve Padalecki ... Tracy Stark : Serpil Saraç
Gil Bellows ... Timothy : Tolga Tibet
Ricky Jay ... Ted Flosso : Nur Subaşı
Peter Coyote ... President Dave Segovia : Nüvit Candaner
Barbara Williams ... Vice President Joyce Clemente : Canan Sanan
Elif Erdal, Bedia Ener...
stüdyo : Ak'la Kara Prodüksiyon
yayın : atv (Turkuvaz Radyo, Televizyon, Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş.)
Eğer size kendi geleceğinizden kısa bir parça gösterilse ne yapardınız? Gördüğünüzü kabul edip onu yaşamaya devam mı ederdiniz yoksa kaderinizi değiştirmek için tüm gücünüzle savaşır mıydınız? Tüm insanlığa, kendi geleceklerine dair bu öngörü verildiği zaman, herkes kaderlerine razı olmakla onu değiştirmek arasındaki büyük savaşa dahil oldu; artık geri dönüş yoktu…
Flashforward ATV - Fragman
Oyuncular - karakterler - Seslendirenler
Joseph Fiennes ... Mark Benford : Özgür Özdural
Sonya Walger ... Dr. Olivia Benford : Berna Başer
Peyton List ... Nicole Kirby : Seda Özelsoy
Christine Woods ... Janis Hawk : Figen Sumeli
Courtney B. Vance ... Stanford Wedeck : Cem Kurtoğlu
Brían F. O'Byrne ... Aaron Stark : Kerem Kobanbay
John Cho ... Demetri Noh : Ahmet Taşar
Jack Davenport ... Lloyd Simcoe : ?
Dominic Monaghan ... Simon Campos : ?
Barry Shabaka Henley ... Agent Shelly Vreede : Fatih Özacun
Gabrielle Union ... Zoey Andata : Elif Acehan
Michael Massee ... Dyson Frost : Payidar Tüfekçioğlu
Neil Jackson ... Lucas Hellinger : ?
James Callis ... Gabriel McDow : Gökhan Akçakara
Zachary Knighton ... Dr. Bryce Varley : Harun Can
Rachel Roberts ... Alda Hertzog : Devrim Zeynep Ateşer
Lennon Wynn ... Charlie Benford (Mark'ın kız çocuğu) : Bergen Coşkun
Ryan Wynott ... Dylan Simcoe (erkek çocuk) : Didem Atlıhan
Michael Ealy ... Marshall Vogel : Rüzgar Aksoy
Genevieve Padalecki ... Tracy Stark : Serpil Saraç
Gil Bellows ... Timothy : Tolga Tibet
Ricky Jay ... Ted Flosso : Nur Subaşı
Peter Coyote ... President Dave Segovia : Nüvit Candaner
Barbara Williams ... Vice President Joyce Clemente : Canan Sanan
Elif Erdal, Bedia Ener...
stüdyo : Ak'la Kara Prodüksiyon
yayın : atv (Turkuvaz Radyo, Televizyon, Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş.)
11 Aralık 2009 Cuma
MacGyver


80'lerin TRT'sinde Engin Şenkan ve Hakkı Ergök seslendirmiş, sonra Star Tv yayınlamıştı orada seslendiren de Sungun Babacan'mış.
Pro-Sis Teknoloji Grup Istanbul "Ev – İşyeri ve Oto Alarm Sistemleri ile Kamera Güvenlik Sistemleri Satış, Montaj ve Servis Hizmetleri" Telefon:0216 445 93 82 Cep Telefon:0532 232 10 98 E-Mail:prosis@prosisteknoloji.com M.Sadık ERDOĞDU
Tweet bizi twitter'dan takip edebilirsiniz https://twitter.com/cihanstar
Angus Macgyver sıradan bir ajan değil… Sessiz, sakin ve disiplinli bir şekilde görevini yerine getirirken asla silah kullanmıyor çünkü onun en büyük silahı aklı. Fizik, kimya, matematik ve teknoloji konusundaki yetkinliği ile cebindeki İsviçre çakısı her türlü kapı için bir anahtara dönüşüyor.
MacGyver,Kanada yapılmış bir Amerikan televizyon dizisidir. Başrolünde, becerikli gizli ajan olarak, Richard Dean Anderson'ın yeraldığı dizi, Lee David Zlotoff tarafından yaratıldı ve 29 Eylül 1985'den 21 Mayıs 1992'ye kadar yedi sezon boyunca devam etti. Richard Dean Anderson'un oynadığı karakter olan Angus Macgyver (isminden çok hoşlanmadığı için dizide sık kullanmaz) bir taksi şoförü iken, taksisine aldığı Fonex'in bir çalışanı tarafından keşfedilir. Fonex çalışanı bir takibe uğrar ve Macgyver bu takipten ilginç yöntemlerini kullanarak kurtulur. Seri, daha sonra Fonex için gizli ajan olarak çalışmaya başlayan Macgyver'ın maceralarını anlatır. Silah kullanmayı sevmeyen Macgyver, fizik ve kimya bilgilerini kullanarak çevresinde bulduğu araç gereçlerden silah, bomba vs. yaparak düşmanlarının elinden kurtulacaktır.
*
IMDB Puanı:
8.0/10
*
Yapım:
1985 ~ ABD, Kanada
*
Tür:
Aksiyon, Macera
*
Yönetmen:
Donald Petrie, Alan Smithee, Lee H. Katzin
*
Senaryo:
Dennis Foley, Thackary Pallor, Stephen Kandel
*
Müzik:
Randy Edelman, Ken Harrison
*
Süre:
48 dk.
*
Macgyver Murat Şen'in sesi eşliğinde hafta içi gece 01.30'da TNT'de
Etiketler:
dublaj,
Google amcaya sor,
Google android TV,
Macgyver,
McGyver,
Richard Dean Anderson,
seslendirme,
star tv,
tnt,
trt,
tüm bölümler full izle
20 Kasım 2009 Cuma
Jack Bauer'la 24 Star'da

Tweet bizi twitter'dan takip edebilirsiniz https://twitter.com/cihanstar
Emmy ödüllü 24 dizisi ilk sezondan başlayarak 19 Kasım 2009 Perşembe gecesi Kurtlar Vadisi Pusu'nun ardından Türkçe dublajlı yayınlanacak.
24, Emmy ve Altın Küre ödüllü Amerikan aksiyon televizyon dizisidir. CTU (Counter Terrorist Unit Türkçe: Terörle Mücadele Ünitesi) adı verilen bir birimin, önceleri yöneticisi olan ancak daha sonra birimden ayrılan Jack Bauer (Kiefer Sutherland) adlı karakterin çevresinde dönen olayların işlendiği bir dizi olup; dizide anlatılan olaylar gerçek zamanlı olarak izleyiciye aktarılmaktadır. Her bölüm bir saat içerisinde olanları anlatırken, her sezon da 24 saat içerisinde olup bitenlerin anlatıldığı çok uzun metrajlı bir film havasındadır.
vikipedi'den alıntıdır.
24'ün 1. sezon ilk bölüm özeti :
Dünyayı kasıp kavuran gerçek zamanlı ilk dizi "24", Star Tv ekranlarında izleyicilerle buluşuyor.
Kızı Kimberly (Elisha Cuthbert) ve karısı Teri'nin (Leslie Hope) ardarda esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolması ve ardından, Amerika'nın ilk zenci Başkan adayı Senatör David Palmer'a (Dennis Haysbert) düzenlenecek suikast haberi, CTU ajanı Jack Bauer'ın (Kiefer Sutherland) gününü kabusa çevirir...
Jack Bauer : -"Bir başkan adayına suikast düzenlemeyi planlayan teröristler var. Bir genç kız olan çocuğum kaçırıldı. Beraber çalıştığım insanlar her iki konuya da karışmış olabilir. Ben Federal Ajan Jack Bauer, bugün hayatımın en uzun günü"

Star Tv'de Seslendirenler :
Kiefer Sutherland ... Jack Bauer : Tamer Karadağlı
Leslie Hope ... Teri Bauer : Canan Sanan
Elisha Cuthbert ... Kim Bauer : Sabanur Aksoy
Sarah Clarke ... Nina Myers : Figen Sumeli
Carlos Bernard ... Tony Almeida : Tolga Tibet
Dennis Haysbert ... Senator David Palmer : Levent Özdilek
Penny Johnson ... Sherry Palmer : Gülen Karaman
Xander Berkeley ... George Mason : Savaş Özdural
Mia Kirshner ... Mandy : Elif Acehan
Michael O'Neill ... Richard Walsh : Nüvit Candaner
Richard Burgi ... Alan York / Kevin Carroll : Payidar Tüfekçioğlu
Rudolf Martin ... Martin Belkin / Jonathan : Murat Şen
Daniel Bess ... Rick : Ahmet Taşar
Jacqui Maxwell ... Janet York : Bergen Coşkun
Matthew Carey ... Dan : Beyti Engin
Glenn Morshower ... Aaron Pierce : Aydoğan Temel
Vicellous Reon Shannon ... Keith Palmer : ?
Megalyn Echikunwoke ... Nicole Palmer : ?
Karina Arroyave ... Jamey Farrell : Serpil Saraç
dış ses : Erol Eren
Dennis Hopper ... Victor Drazen : Nur Subaşı
Jude Ciccolella ... Mike Novick : Erhan Abir
Seslendirme Kast Sorumlusu
ve Seslendirme Yönetmeni : Kerem Kobanbay
stüdyo : ak'la kara prodüksiyon / Kasım 2009-2010
Jude Ciccolella ... Mike Novick : Erhan Abir
2. sezon karakterleri seslendirenler
Reiko Aylesworth ... Michelle Dessler : Elif Acehan
Sarah Wynter ... Kate Warner : Berna Başer
Laura Harris ... Marie Warner : Bergen Coşkun
Michelle Forbes ... Lynne Kresge (başkanın sekreteri) : Müge Oruçkaptan
John Terry ... Bob Warner : Nüvit Candaner
Phillip Rhys ... Reza Naiyeer : Özgür Özdural
Skye McCole Bartusiak ... Megan Matheson - çocuk : Didem Atlıhan
Tracy Middendorf ... Carla Matheson : Serpil Saraç
Harris Yulin ... Roger Stanton : Nur Subaşı
Innis Casey ... Miguel : Ahmet Taşar
Michael Holden ... Ron Wieland - gazeteci : Aydoğan Temel
Cem Kurtoğlu, Emin Şaylan, Kerem Kobanbay, Kubilay Penbeklioğlu...
Laura Harris ... Marie Warner : Bergen Coşkun
Michelle Forbes ... Lynne Kresge (başkanın sekreteri) : Müge Oruçkaptan
John Terry ... Bob Warner : Nüvit Candaner
Phillip Rhys ... Reza Naiyeer : Özgür Özdural
Skye McCole Bartusiak ... Megan Matheson - çocuk : Didem Atlıhan
Tracy Middendorf ... Carla Matheson : Serpil Saraç
Harris Yulin ... Roger Stanton : Nur Subaşı
Innis Casey ... Miguel : Ahmet Taşar
Michael Holden ... Ron Wieland - gazeteci : Aydoğan Temel
Cem Kurtoğlu, Emin Şaylan, Kerem Kobanbay, Kubilay Penbeklioğlu...
-----------------------------------------
3. sezonda seslendirenler :
James Badge Dale ... Chase Edmunds : Özgür Özdural
James Badge Dale ... Chase Edmunds : Özgür Özdural
Joaquim de Almeida ... Ramon Salazar : Fatih Özacun
Paul Schulze ... Ryan Chappelle : Kubilay Penbeklioğlu
D.B. Woodside ... Wayne Palmer : Beyti Engin
Albert Hall ... Alan Milliken : Kadir Özübek
Gina Torres ... Julia Milliken : Berna Başer
Greg Ellis ... Michael Amador : Rüzgar Aksoy
Mary Lynn Rajskub ... Chloe O'Brian : Devrim Zeynep Ateşer
Zachary Quinto ... Adam Kaufman : Ahmet Taşar
------------------------------------------------------
4. sezonda

Kim Raver ... Audrey Raines : Serpil Saraç
Kim Raver ... Audrey Raines : Serpil Saraç
Alberta Watson ... Erin Driscoll : Canan Sanan
William Devane ... James Heller : Payidar Tüfekçioğlu
Roger R. Cross ... Curtis Manning : Savaş Özdural
James Frain ... Paul Raines : ?
Louis Lombardi ... Edgar Stiles : Erol Eren
Lana Parrilla ... Sarah Gavin : ?
Logan Marshall-Green ... Richard Heller : Fatih Özkul
Jonathan Ahdout ... Behrooz Araz : Gökhan Akçakara
Nestor Serrano ... Navi Araz : Tarkan Koç
Shohreh Aghdashloo ... Dina Araz : Müge Oruçkaptan
Arnold Vosloo ... Habib Marwan : Murat Şen

James Morrison ... Bill Buchanan : Nüvit Candaner
Geoff Pierson ... Başkan John Keeler ?
Chris Olivero ... Kevin Keeler (başkanın oğlu) : Kerem Kobanbay
Gregory Itzin ... Yeni ABD Başkanı Charles Logan : Aydoğan Temel

Seslendirme Kast Sorumlusu
ve Seslendirme Yönetmeni : Kerem Kobanbay
stüdyo : ak'la kara prodüksiyon / Kasım 2009-2010
yayın : Star TV (Doğan TV Holding A.Ş.)
dizinin dublajlı haline gelen yorumlar için bakınız :
http://www.dublajcilar.com/forum_posts.asp?TID=1267
"24" Theme - 24
dizinin dublajlı haline gelen yorumlar için bakınız :
http://www.dublajcilar.com/forum_posts.asp?TID=1267
"24" Theme - 24
Jack Bauer'la 24 Star'da ilk sezon bitimi 4/4 (son kısım)
Yükleyen shadow2123. - Filmler ve diziler Dailymotion'da
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)